11 Temmuz 2009 Cumartesi

PENTHESİLİA
















"Güzel Amazon kraliçesi Penthesilia
Amazonlar yazılı kaynaklarda İlk olarak Homeros'un İlyada Destanı'nda anılır. Troya Savaşında Troya'nın yenildiğini ve Hektor'un öldüğünü duyan Amazonlar Anadolu için Troya'ya yardım etmeye gittiklerinde savaş meydanında kahramanca savaşır ama yenilirler. Amazonların kahramanlıklarından etkilenen Troyalıların düşmanı Akhilleus,kadın olduğunu bilmediği bu yiğit ordunun kumandanı Penthesilia ile savaşmak ister. Yüzünde maske olduğu için onun kim olduğunu öğrenemez ve saatlerce kılıç kılıca bir mücadelenin ardından her ikisi de bitkin düşer ama Akhilleus son bir hamleyle Pentehesilia'yı öldürür. Bu kahraman savaşçının kim olduğunu öğrenmek için maskesini çıkarır ve çok şaşırır, çünkü saatlerce dövüştüğü düşmanı çok güzel bir kadındır. O anda Penthesilia'ya âşık olur. Onu göz yaşlarıyla kendi çadırına getirir ve günlerce gece gündüz ağlar. Annesi Thetis'e onu tekrar canlandırması için yalvarır ama artık çok geçtir. Penthesilia için görkemli bir cenaze töreni yapılır."
Evet adını Penthtesilia koymuştum çünkü yaşayacağına dair inancım azdı.Savaşçı olduğuna ise tam.Haziran ortası çekilen resimlere bakınca zaten sıskalığından ve diğerlerine göre çok farklı dilimli anatomisinden belli oluyor sanırım.İki gün önce sabah rutin kontrol esnasında bir de ne göreyim bizim hatun soldan soldan hafif tombullaşmaya başlamış!İnanamadım önce ama her an biraz daha tombikleşiyor!Eh artık onuda tutan meyveler arasına katabilirim.Sayımız şu anda 11 ve rekor bir fidede 7 ile ilk pembişi de veren çalışkan fideciğimde.Evet bir çok çiçek sarı sarı açıp sarı sarı kurudu ve düştü ama Pentesilia bir anda herşeyi unutturdu.Aferin kızıma.Ha gayret.Şu anda tarihi değiştiriyor bıcırık!
Sevgiyle kalın.
Yeşim Güriş

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder